ÇIKIŞ
Okaliptüs gibi geceleri Ay ışığı değdikçe kurutuyorum Bir insanın en derin acılarını kurutur gibi İçine düştüğüm çamuru İmkansızlığımı avlıyorum İşçiliğin sıfır olduğu kulübeler Çabuk kopan kolyeler yapıyorum İlkel bir kabile kurdum Üstüne bir de bağdaş kuruyorum Tahakküm özgürlüğüne kavuştu Uzun yıllardır duvara çizili Ufka bakıyorum Ay ışığı değdikçe unutuyorum İçine düştüğüm çukuru Bazen söylemek gerekiyor Dinliyorum çıkıyor ağızdan Dinlemek en ciddi husus İnsanın katlini vacip kılıyor Gemilerine su dolarken aldılar bizi Gidelim Cesur batıyoruz Batıyoruz güneşle birlikte Herkesin tenine batıyoruz Azalar anlamdan geçiyor Mensubu bir bataklığa çeken Bulunan bataklığa çekilen Her taraf ayrı soluyor bizi Kavramlar ötekileştiriyor Akıl Ana rahminde Doğum anında Çıkış için bırakılan ‘O şey’ Samimiyetsiz bir işve içinde İçinde neşter tutan elleri Bırakılmanı...