BE

Çığ düştü baharlarımızın üzerine
Nefesi tıkandı papatyaların
Kar rengine karıştılar eller yaman
Bir gülücük yetmez eritmeye be zaman
Beklemek gerek seni zalimce geç amansız durma
Papatyaların çığlıkları dolanır ayaklarıma yürürken
İnsan ezse yanar mıydı can bu kadar
Ani düşen çığ altından kalkan yürekler
Ezilmez bir daha derler doğru mu be zaman
Tanrılar var gözleri bizi izler
Sözlerim ve dualarım nice yollar izler
Yürüyorum yordamını bilmeden her yoldan 
Un ufak oluyor karlar ayak bileklerimdeki zincirlere değince
Zincirler eritirmiş her şeyi be zaman
Karları kışları kalpleri sevdaları
Zincirler kırılmaz ama eritirmiş öylece sabahları
Gün doğumunu kıskanırmış yalın ayak yürüyen ölüler
Döndüğüm her yastık dalaşından bir ölü kalırmış geriye
Boylu boyunca uzanmış bir sahil kenarına
Öyleymiş bende bugün öğrendim be zaman
Ağlamak iyi gelirmiş insana
Hem insana hem sahil kenarında uzanmış
Uzanmış boylu boyunca
İzle şu güneşin batışını
Kuş cıvıltılarının gerdiği ağa yakalandı bak yine balıklar
Balıklarda eritirmiş her şeyi be zaman
Öyle türküler dinlemişler ki
Derdi beni çilesi seni aşan
Zinciri zincir kırar derler be zaman
Sende durma geç sağa sola bakmadan
Aldırma bizlere
Bizi biz kırarız ancak
Seni ise zaman.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİZİM ULAŞMAYANIMIZ MAKBUL

UMUDUN GÖLGESİ

İKİ LEM'