ELMASTAN AY

Nesneler korumuyor hayat; mesafeler, duvarlar,

Hesaplar, hesaplaşmalar, sevgiler, ince eleyip sık dokumalar

Sarmalamalar, bırakmamaya çalışmalar, bırakmalar korumuyor

Yuvarlak bu düzen içinde balık cama çarpıyor

Balığın gidecek yeri dahi yokken nesneler korumuyor

Mesafeler tek yüzgeçlik, duvarlar camdan, hesaplar kuma bulanmış,

Hesaplaşmalar dışında fanusun, sevgiler neydiler yosun türü olmalı,

İnce eleyip sık dokumalar duygu gerektirirdi, sarmalamalar

Sarmalamalar… bilinmeyen ne çok kelime var!

Onlardan biriydi, bırakmamaya çalışmalar kendince

Bırakmalar ustacaydı

Elmastan ay, aydan elmas asılıydı boynumda

İnada binmiştim, inada binen çok olurdu buralarda

Denizatı yarışlarına hoş geldiniz, hayaliniz karşılığında

Size bir kumbara bozuk saat ve tüm o bozuk saatler

Bırakmaların ustalığında işlenecek içinize, içime işlenmişti

Ellerimle yeni ışıklar kaybediyordum

Ellerimle zamana gereğinden fazla damlatıyordum yükümden

Balığın yükü kendi bedeniymiş, bir oltaya atlayıp kurtulmak  

Yasına yaslanmak ve yaslarından birini seçerken

Diğer hepsini terk ettiğini fark etmek arasındaki ince tınıda savrulmak

Elmastan ay avuçlarımda, aydan elmas senin boynunda şimdi

Parlaklık tüm yaslanılan yasların içinden çıkma çabasında

Avucumu kapatıyorum, seninse ellerin boynunda kenetli

İnada binmiştik! Hiç ışık sızmayacak, biz kazanmayacaktık. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİZİM ULAŞMAYANIMIZ MAKBUL

UMUDUN GÖLGESİ

İKİ LEM'