LİMAN
Yalnız liman Manzarana dönüyorum Yapayalnız ve tek bir geminin Tenezzül edip yanaşmadığı Martıların Veyahut balıkların Tek bir toz zerresinin dahi Sözün eridiği ve kalmadığı İnsandaki insan rolünün sarktığı Sarkan o rolün değersizliğinin Değersizlerce değerlendirilemediği O son anda görülen Çirkin ve Elden düşme manzarana Ne zaman bir Mezarlığın önünden geçsem Yalnızlığına ortak oluyorum Nefretim bakire bir tanrıça Öylece dikiliyoruz karşında İki deniz iki yaka Bir bedenden sarkan iki kol Zamanı geri sarıp Bakmak istiyor insan Gel gör ki ben Dut yemiş bülbül gibiyim Hikayemde bir kopukluk var Makas kesiğinin yeri belli değil Sardıkça sarılıyorum Sarıldıkça daha da kuşatılıyorum Dersin düşmeyen Tek kalesiyim imparatorluğun Yorulunca ve acı çekince Unutmak istersin Bu yüzden mi Hiçbir şey hatırlamıyorum Dileğim sana bakarken Bir balina düşse okyanusa Okyanus suyu taşsa Kanı alsa...