Kayıtlar

Eylül, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SISKA BALIK

Kendimden dışarı attığım adımları Yakalayamayan ter damlalarının izinde Yorgun, yakıcı bir hevesle uzakları hayal etme Ellerimle düzeltmeye çalışmalar maziyi   Nasıl bir hayatla baş başayım Egolu duvarların arasından taşan Transit hayatların bir nefes uzağımdaki Dikenli bahçesinde nefesini tutmuş Ölüme karşı gelen sıska bir balık   Nefesim ıska geçtiğimiz hayatın son soluğu Güzel kokular bahçesi, perili düşler Hepsinin ellerinde asırlardan kalma kokular Kendilerine güzel kokma derdinden Boyunlarından dikenli teller sarkmakta   Herkesin kokusu birbirine karışmakta Ve benim asi boynumdan ince bir kan sızmakta Bedenim güzel kokuları sevmemekle birlikte Yapay tatlandırıcı içeren konuşmaların Ayırt etmeden her birine oldukça düşman   Kendimden dışarı, adımlarım hızlandı Sıska balığın nefesinden İnciler dökülmeye başladı Yorgun, yakıcı bir hevesle uzakları hayal etme Ellerimle düzeltmeye çalışmalar denizin mavisini ...

TAÇ YAPRAKLARI

Geçmişimde ince bir katman aradım Sızabilecek, değiştirebilecek Yeniden ve yeniden doğabilecek Daha sakin bir çığlıkla var olabilecek   Zamansız değil tam zamanında gelmek   İçin için yeniden sevebilmek Ellerimle bir çiçeğin taç yapraklarını Sarabilmek için yeniden ve yeniden   Bulmak, aramaların ardında gizlenmiş Düşmanca bakışlar atan zaman casusu Geçmişim aramakla bulunamayacak Kadar derinlere saklanmış, gidecek     Akşam devirip bir kanepeye geceyi Gidecek, ellerinde bana ait olanlarla Karanlığını yanına çağıracak Gökyüzü ve aydınlık, geçmişime muhtaç kalacak   Ve bende ne akşam ne de gece Ne geçmiş ne aramak ne bulmak Ayrılık kadar değerim olmadığını Bildiğim halde gideceğim.  

DENİZYILDIZI

Gözlerimle dokunmak istiyordum Geceye ve sabaha Gökyüzünden bir denizyıldızı düşürmek Uğur olsun diye gittiğim her yerde Yanımda taşımak, geceleri avuçlarımda Yarı ıslak bir yatakta ölmeden ve öldürmeden Sadece sevmek ve gözlerimle konuşmak   Yarısı limanda batık duruyormuş denizyıldızı Gökyüzünden düştüğü akşamlara Fark edilmediği sabahlara Üstüne basıp geçen sandallara, gemilere Hasretini çektiği aya yakınıp dura dura Batan yarısı eriyen denizyıldızının hikayesi   Kumsaldan okunuyormuş, bir yokmuş Ve hiç olmamış çakıl taşlarının arasında Gökyüzünden düşen bir denizyıldızının Kalan yarısını hiçbir çocuk bulup Gökyüzüne fırlatmamış Ayın ışığı gözyaşıymış Dönmeyen batık kalbime

HUZ UR

Gökyüzü atlas gibidir yükseklerden düşene Bulutlar kıtaların şeklini alıp hizmet eder Huzuru maviye boyamışlardır misal, oysa Mutluluk renkle ölçülmez bilirdim kıtalar üstünde Beyaz bulutların büyüsüne kapılan kuşların Yere bıraktıkları hıçkırıklar Camlara konan dertleri vardır   Huzurumu kaçırmaktan sakınan hayallerimin Yokuş aşağı yuvarlanıp bir çocuğun bağcığına takılması Ve bu süre içinde tüm kuşların dertlerinin Cam niyetine omzuma konması arasında geçen sürede Huzurun ne renk olduğunu unuturum Huzursuzluk halinde uzunca bir süre Kıtaların yerlerini bile bulamam     Döne dolaşa izbe bir köşe bulup sığınan Yoksul ruhum öyle tatlı bir yöne eğilir ki Yüksekçe bir yere çıkıp baksalar Kafası kenardan görülür ama fark etmez Ki yükseklerden düşen nüfusunun fazlalığı Zorda bırakır kendisini-üstüne düşen düşene Fark edilmek en son tehlike Bir kelime sonrasında unutulan Rengi belirsiz, kendi şekilsiz Rüyalarda görülse kabus den...

SOMYA

Ağladığında eski somya sallanırdı Dionysos zamanından kalma sallantılar kadar değil Belki bir çocuğun hıçkırdığında vücudu Ne kadar sallanırsa o kadar sallanırdı Umudunu kaybetmiş, yüreği çimenlerle Altlı üstlü bir oyun oynadığını sanırdı Bazen sallantısı kesilirdi, korkardı Bilirdi ardından gözünden damlayacak Bir yolcu var  Elleri uzandığında yanaklarına  Gümüşservi bırakıp yalın ayak bir kadeh  Umut teklif edecek Bir yolcu-kafasını sallandırıp Baharla kışı birlikte resmettirecek  Yere damlamaya niyetsiz Yanağında toplu iğneler biriktirip Her sarılana batma derdinde Hiç dinmek- durulmak nedir bilmez  Aksi ve bir o kadar vurdumduymaz  Bir yolcu Yarı çaresiz Medeniyetin tüm desteği ile Bu yolcuyu kovacak yanaklarından Sonra yine medeniyetin tüm desteği ile Yeni yolcular kondurulacak  Ve her yenisi bir öncekinden  Vurdumduymaz ve aksi ve- Merhametsiz Toplu iğneler yerlerini  Çivilere bırakıp toprağa düşecek Kendisi ise arkasındaki boş tabureye...

GEZEGEN

Ay ışığına bulanan her dal Sahibinin bedenini aramak için Köklerine bakar Metrelerce iner boşluğuna Kendinden geçer, gecelerden geçer Kendine uygun dinlenme yerinde ise Vakitsiz bile olsa yerine geçer Hayallerinden yapraklar uçuşur Rüzgarlar konuşur Altında birbirini içen eller tutuşur Üstünde her yanı görünen ay tutulur Sakin bir çimen üzerinde Hangi beden olsa solmaya tutuşur Kanatlarında elmastan bir tüy Bir dünya konar omuzlarına İçerisinde bizler, ellerimiz kirli Ellerimiz çirkin, ellerimiz ağır Çamurdan kalbiyle her insan Sevmeye tutunur Ay ışığına bulanan her dal Sahibinin bedeninin Kendisi olmadan Hiç olan benliğine bakar uzunca Sanki son bir kez gözleriyle konuşur Kökleri kendi lanetleriyle bırakır Vakitsiz bile olsa yerine geçer Gerçeklerinden yalanlar uçuşur Toprak insanca denen bir dili konuşur Altında kırk asırlık kökler Kırk asırlık dillere dolanır Üstünde her yanı dökülen bir tür Sevmeye tutunur Sevilmek Solgun yüzlü bir gezegendir Ve he...

AKILTOPLUM

Aklımı idama mahkûm etmişler Zorba bir hâkim kararı ile Baktığını daha henüz görmeden Koşan tavuk zanneden Zihni bulanık, yarı baygın toplum Aklımın peşinde   Akılları fikirleri çorbasında aklımın Suyuna pilavında Bağışlayın lütfen Daha bu yaşta Böylesi güzel bir idama Az rastlanır   Olur Da Delirmezsek

UÇ…

İnsan,   çıplak denizde giyinik bir uçurum Taş kuşanmış üstüne, zırhı yalnızlık Zırhı hüzün, zırhı huzursuzluk Yüzdükçe delik deşik yaralarına değen Tuzlu su çevrili kara parçaları batmaya Yüz tutmuş iki bin gözlü, bin haneli İlah-ı şer tarafından yönetilen Zavallı bir ada parçası içinde   Uçurumun gölgesine tutunuyorum   Elimi tutamayan hayatların Peşinden atlamak geliyor Uçurumun gölgesine tutunuyorum Sesimi duyamayan kulakların Zarlarını patlatmak geliyor içimden Uçurumun gölgesini bırakıyorum Bıraktığım yeri tutmak gelmiyor bazen